101 - Korku

27.3K 833 340
                                    

Herkese yeniden merhaba!

Vote atmayı, yorum bırakmayı ve beni takip etmeyi unutmayın

Diğer hikayem olan KAYLA'ya da bakabilirsiniz.

İyi okumalar

SINIR 120 VOTE 150 YORUM

Birkaç gün sonra...

Uğur'dan

   Dafne'yi uyandıralı birkaç gün olmuştu. Henüz konuşamamıştık doğru düzgün. Onu kendi evime getirmişim bu gün de. Özellikle mutlu olması için evi düzenleyip bir odayı onun çalışabilmesi için ayırmıştım.

  Eve geldiğinde önce ona evi dolaştırdım. Bu evde de kötü anıları vardı ne yazıkki. Onu yerleştirdikten sonra kendi odama hem ona biraz zaman vermek hem de yemek hazırlamalarını söylemek için aşağı indim. Kendi kendime oyalanmaya çalışıyordum ama yanına gitmeden beklemek çok zordu.

  Yaklaşık 40 dakikanın ardından yemekleri kendim götüreceğimi söyleyerek görevliden aldım ve yukarı çıktım. Dafne yatağın üzerinde sadece oturuyordu. Eline bakıyordu.
-"Dafne."
Diye seslenince başını kaldırdı. Yemeği çalışma masasının üzerine koydum ve yanına oturdum. "İyi misin"? Diyince başını salladı. "Gel yemek yiyelim." Diyerek onu masaya götürdüm ve birlikte oturduk. Ben yemeyecektim aç değildim.

  Yavaş yavaş birkaç iştahsız lokma aldı. Birazını yedi ve bıraktı. Zorlamadım daha fazlası için.
-"Benimle konuşmayacak mısın Dafne?" Diye sordum en sonunda dayanamayarak çünkü hiçbir şey dememişti uyandığından beri. Dolu gözlerini hemen aşağı dikti. Ne zaman bu konu açılsa hemen gözleri doluyordu zaten. Kalktı masadan ve yatağa gitti. Hemen arkasından takip ettim.
-"Ben nerde uyuyacağım?"
Diye sorunca yatağı işaret ettim.
-"Birlikte uyuyacağız Dafne "
Dedim net bir sesle. Gözleri iyice dolmuş ve kendini çekmişti. "Bir şey demedim Dafne. ağlamana gerek yok." Hıçkırdı.
-"İ-istemiyorum."
Dedi.
-"neden?"
Eğer gerçekten mantıklı bir sebep söylerse izin verecektim. Biraz zaman isterse de izin verecektim ama sebebinin bu olmadığını biliyordum.
"Cevap ver Dafne."
Dedim yine sakin bir sesle.
-"S..seni istemiyorum"
Kaşlarımı çattım. Bunu demesini beklememiştim evet.
-"Neden peki Dafne? Ne yaptım ben sana?"
-"Yine gitti-"
Sözünü kestim.
-"Gitmedim! Ben hiçbir yere gitmedim Dafne! Dün gece tartışmıştık sadece normal insanlar gibi ve ben de biraz düşünmek için evden ayrıldım! Başına gelenler benim suçum değildi Dafne! Sen bir kere bile beni aramadın! Eğer arasaydın ne olursa olsun gelirdim ama sen aramadın! O yüzden sakın beni suçlama. Daha bana beni sevdiğini bile söyleyemeyen bir karım varken benim biraz uzaklaşmak istemem çok normal!"
Konuşmamı bitirirken ağlaması artmıştı iyice. Sesimi yükselmiştim şimdi farkediyordum. Sakince nefes aldım. "Dafne yüzüme bak."
Dedim. Bakmadı.

  Ellerini açıp çenesinin altında tuttum ve yüzümü yüzüne yaklaştırdım.
-"Seni seviyorum Dafne. Her şeye rağmen seni seviyorum ama senden hiçbir karşılık görmüyorum. Beni sadece acılarını geçirmek için mi kullanıyorsun artık bilmiyorum."
Yüzünü tutmayı bırakıp kendi önüme döndüm. Artık gerçekten emin değildim. Onun yarabandı mıydım yoksa kocası mı? bilmiyodum.

  Cılız sesini duymamla başımı çevirdim.
-"S..senden özür dileyecektim." hıçkırdı. "Eve gelmeni bekliyordum. K..kapıyı hiç bakmadan açtım çünkü s..sen sanmıştım." Konuşamıyordu doğru düzgün ağlamaktan. "B..ben ö..özür dilemek i-istedim. S..söyleyemediğim için.."
Daha fazla ağlamasına dayanamayıp sarıldım.
-"Hssst... geçti güzelim tamam. Tamam.... biliyorum. Daha seninle çok zamanımız var bunun için. Özür dilerim yanında olamadığım için."
Gerçek şuydu ki askında benim onun yanında olamamam o an bir tesadüf değildi. Eve gelmeyeceğimi biliyorlardı. O zaman olmasa başka bir zaman, belki şirkete gittiğimde olacaktı bu.

~Zor Aşk~Where stories live. Discover now