13- Hayatını Geçireceğin Adamdan Korkma

97.1K 2.4K 501
                                    

Herkese tekrardan merhabalar vee iyi okumalarr!

vote atmayı, yorum bırakmayı ve yeni gelişmelerden haberdar olmak için profilimi takip etmeyi unutmayın...

Gözlerimi yavaş yavaş araladığımda Ekin'in kolları üzerimdeydi. Ağlamayı bir türlü kesemeyip sakinleşemeyince yanıma gelip zorla beni tutmuştu ve uyuyakalmıştı demekki.

Hemen Ekin'in kollarının arasından sıyrılıp kalktım.

İçimde garip bir his vardı. Yataktan kalkacakken Ekin'in uyanık olduğunu fark ettim. Arkamdaydı. Tam arkamda ve nefesi tenimi yalıyordu.
-"Nereye kaçıyorsun?"
Dedi. Uzaklaşmaya çalışmama izin vermedi. Elleriyle belimi tuttu.
-"Bir daha dün gece olduğu gibi saçma sapan konuşup ağlarsan sadece yanında yatmakla kalmam. Söylediğin şeyler olup olmadığını birlikte test ederiz. Ona göre."
Beni bırakmasını istiyordum. Onunla yakın olmaktan hoşlanmıyordum.
"Tamam mı?"
Dedi. Onay istiyordu ama ben tamam demek istemiyordum çünkü yeniden olacağını biliyordum ve üzerime gelmesi son istediğim şeydi.
-"Bırak.."
Diye inledim.
-"Senden bir cevap istiyorum."
Dedi inatla. Kolları belime sarılmıştı bu sefer ve elleri durmuyordu. Yuları çıkıyordu.
-"Tamam bırak lütfen.."
Dedim düşünmeden.

Ellerini belimden bırakmadan beni  yatağa yatırdı geri. Ellerimi bırakmıyordu ve ben korkuyordum. Neden bana dokunuyordu?
-"Tamam dedim bırak nolur.."

Gözlerimin içine baktı. Böylenyapınca gözlerimi kaçırmak istedim.
-"Seni cezalandırmak için yapmıyorum bunu."

Ekin bana dokunmaya devam ettikçe tedirgin oluyordum. Kibardı ama yaşadıklarımdan sonra tedirgin olmamak elde değildi.

"Ekin dur" Başını kaldırdı ve bana baktı. Sonra tamamen üzerime çıktı. Dudaklarımı öpüyordu. Ama bu sefer çok farklı öpüyordu. yavaş yavaş öpüyordu! Ellerimi göğsüne koydum ama ittiremedim. İzin vermiyordu çünkü.

Dudaklarımla işini bitirince yüzüme çıktı. Kulak mememi ıssırıyor ve emiyordu. Bir elini sol göğsümdeki geçmiş sayılacak yaranın üstüne koydu. Sonra yavaşça aşağıya inip göğsümü kavradı. Hiç bir tepki vermeden kendimi kasmış bir şekilde yatıp ona izin veriyordum. Her ne kadar itmek istesemde izin vermiyordu işte!

dayanamayarak "Ekin.. korkuyorum." Diyince durdu. Pencereden vuran güneş yüzünü aydınlatıyordu.  Ekin üstümden kalktı. Beni de kaldırdı. Yüzünde pişmanlık yoktu. Bense az önceki olanlardan dolayı titriyordum.

Yüzümü elleri arasına alarak akan yaşı baş parmağıyla sildi. Sonra beni o şaşırtan cümleleri kurdu "Hemen hazırlan. Gitmemiz gereken yerler var."
Derken soru sormama izin vermemişti ve çıkmıştı.

🕛🕤🕗🕓

Üstümü giyindikten sonra aşağı indim. Ekin'le beraber arabaya bindiğimizde nereye gittiğimizi sordum ama cevap vermedi. Yola çıkmadan önce de gözlerimi siyah bir bezle bağladı. Bez nedendi ki şimdi?

Araba durunca Ekin kapımı açtı ve beni çıkarttı. Korkmuyorum desem yalan olurdu çünkü deli gibi tedirgindim. 

Ekin gözlerimi açtığında bir sürü hayvanın olduğu bir yerdeydik. Ama hayvanların hepsi tellerin arkasındaydı ve mutsuz gözüküyorlardı. Sanırım barınağa gelmiştik. Ama neden? Ekin'in barınakla ne işi olurdu ki?

"Burdaki hayvanlara yardım etmek istersin diye düşündüm. Ne dersin?" Gülümseyerek başımı salladım ve gördüğüm ilk kafesin yanın gittim. Burda birkaç köpek vardı ama hepsi çok zayıf ve kirliydi.

Ekin önünde durduğum kafesin kapısını açtı. Birlikte içeri girdik.

Bizi gören köpekler hiç bir tepki vermedi. Bir tanesinin yanına gidip başını okşamak için elimi uzattım ama aniden kalkıp kaçınca bende tedirgin olup dengemi kaybettim ve yere düştüm. Ekin gülerek beni yerden kaldırdı ve "Onlar senden daha çok korkuyorlar" dedi. Onu ilk kez gülerken görüyordum sanırım. Bu  çok garipti. Beni buraya getirmesi... bütün bunlar...

~Zor Aşk~Where stories live. Discover now