86 - O herifi Buldum

24.1K 735 133
                                    

Vote atmayı, yorum bırakmayı ve beni takip etmeyi unutmayın

İyi okumalar

Ekin uyurken merakıma dayanamamıştım ve Dafne'ye bakmaya girmiştim. Yüzü gözü şiş perişan halde yatıyordu. Uyumamaya direndiği ama aonunda bitap düştüğü belliydi. Gerçekten hala inanamıyordum. kim, nasıl yapmıştı buna onu? Bir de karşısına çıkmıştı şerefsiz herif! Her şeyi geçtim nasıl serbestti hala? Nasıl?

Ekin'de mahvolmuştu onunla birlikte. Kim bilir nasıl suçlamıştı kendini. Onu çok çok az da olsa tanıdığımı düşünüyordum, en azından ne hakkında ne düşünür, neye ne yapar bunları kestirebiliyordum artık.

Dafne uyanacak gibi değildi, odadan çıktım. Uğur neden gitmişti ki şimdi? Hem de Dafne bu haldeyken? Bir de Amerikaya! Terk mi etmişti onu? Peki neden? Neden onun peşinde o kadar koşarken bunu ona yapmıştı? Eğer Dafne'nin başına geleni öğrenip yaptıysa... ama Uğur öyle birisi de değildi ki... işte en çok bu yüzden şaşırıyordum zaten.

Birkaç saat öyle boş boş dolandım bu evde. Nefret ediyordum buradan, kapıdaki onlarca korumadan, buraya dair her şeyden. Aynı bir önceki ev gibi. Her baktığımda odamıza aklıma bebeğimiz geliyordu. Ekin'le korka korka sevişmem, burda nasıl boğulduğum...

Ben düşüncelerle zamanı öldürürken arkamdan gelen sese döndüm. Dafn'ydi bu. Uyanmıştı. Hemen yanına gittim hızlı adımlarla.
-"Dafne, iyi misin?"
Diye sordum. Afallamış gözüküyordu. Üzerine gitmek istemiyordum, kendisini kçtü hissetmesini istemiyordum bu yüzden ona vahim bir şey olmuş gibi davranmatı kesmeliyim dedim kendi kendime. Zaten ölü gibi gözüküyordu.
-"Abim nerede?"
Diye sordu. Sesi kısılmıştı ve sürekli sivriliyordu.
-"Uyuyor. Çok yorgundu."
Öyle boşluğa bakar gibi bakıyordu.
"Gel, oturalım şöyle"
Dedim onu kolundan nazikçe koltuğa çekerken. İtiraz etmedi, zaten ne dediğimi anladıpını da sanmıyordum. O böyleyken bir şey yokmuş gibi davranmak zor olacaktı.

Koltukta hemen yanına oturdum.
-"Bir şey istiyor musun?"
Başını iki yana salladı. "Muhtemelen istemiyorsun ama konuşmak istersen bana her şeyi anlatabilirsin."
Gözü boşluğa bakıyordu, çok üzülüyordu belli.
-"Abim ne zaman uyanır?"
Dedi sadece. Benimle konuşmak istemiyordu.
-"Uyandırayım "
Dedim ve kalktım.

Ekin'in yanına gittiğimde onu yavaşça dürterek uyandırdım. Gözlerini yavaş yavaş ancak açabilmişti.
-"Ekin, Dafne uyandı."
Diyince hızlıca kalktı.
-"Nerde, iyi mi?"
Sakinleştirmek için omuzlarından tuttum.
-"İyi. Sakin ol. Seni sordu."
Başını sallayıp yataktan direkt kalktı ve yanına gitti.

Onun yanına gelir gelmez kardeşini kendine çekmişti. Kendimi ister istemez dışlanmış hissediyordum. Sanki burada dışarıdan bir unsur gibiydim ne garip, oysa Dafne daha sonradan girmişti hayatımıza.
-"İyi misin?"
Diye soran Ekin'e başını iki yana salladı ve gözyaşları akmaya başladı.
Ekin onu sakinleştirmeye çalıştıkça daha çok ağlıyordu içli ıçli. Sımsıkı sarılmışlardı birbirlerine.
-"G...gitti mi?"
Diye sordu Dafne. Kimden bahsediyordu?
-"Ş...şşt. düşünme bunu şimdi."
-"N..nereye gitti?"
Ekin cevap veremiyordu. Uğur'dan mı bahsediyorlardı acaba? Burada benim bildiğim giden tek kişi oydu çünkü. "Gelsin.." dedi Dafne tekrar.
-"Üzgünüm Dafne..."
Dedi Ekin.

O kadar uzun bir süre öyle kaldılar. Ben de rahat konuşsunlar diye eski odamıza geçmiştim o sırada. Öyle bakınıyordum dışarı ta ki Ekin gitene kadar.
-"İyi mi?"
Dedim ve o başını iki yana salladı.
-"Değil, Uğur'un gitmesi iyice kötü oldu. Ona o kadar sinirliyim ki!"
Geeçekten gözleri ona karşı öfkeyle parlıyordu. Kardeşine bunu yaptığı içindi muhtemelen. Onu üzdüğü içindi.
-"Neden gitti? Uğur Dafne'yi bırakacak birisi değildi ki... hem de böyle bir zamanda..."
Elleri yumruk oldu.
-"Bir bilsem! Onu evin önüne bırakıp gitti tek kelime bile etmeden. Eğer onu görseydim neler yapacağımu biliyordu çünkü! Ona güvenmekle hata etmişim!"
Ama ben öyle olduğunu düşünmüyordum. Ekin bir tarafta kardeşi olduğu için farklı düşünüyordu ama öyle değildi. Sebebi olmasa girmezdi Uğur, bunu Ekin'de biliyordu. Biliyordu ama sadece suçlayacak birisini arıyordu.

~Zor Aşk~Where stories live. Discover now