52-Seni öpebilir miyim?

55.8K 1K 72
                                    

-Herkese yeniden merhaba

iyi okumalar...

Vote bırakmayı ve yorum yapmayı unutmayın

Uğur'dan

Bırakıldığımız oda geçen sefere göre gayet düzgündü. Kapı kapanır kapanmaz Dafne'yi kontrol etmek üzere yatağa (yere atılmış yatak süngerine) bıraktım. Nefes nefese kalmış ağlamaktan kıpkırmızı olmuştu.
-"İyi misin? Korkmana gerek yok. Bu sefer hiç bir şey yapmasına izin vermeyeceğim. Söz veriyorum!"

Birdan bana sarıldı.
-"Lütfen bırakma beni! Korkuyorum. Korkuyorum!"
Yıllardır bunu bekliyormuş gibi bende sarıldım ona.
-"Bırakmayacağım. Söz veriyorum. Bu sefer bırakmayacağım."

Bırakılmamazın ardından geçen beş dakika boyunca Dafne'yi sakinleştirmeye çalışmıştım. Sarılmış bana bırakmamıştı bir türlü. Bende onu bırakmayacaktım. Kerem'in işini bitirecektim. Uzun zaman sonra tekrar bana sarılmıştı. Onun güvenini hissetmek çok başkaydı. Benden çekindiği halde olması...

Kapının kırılırcasına açılmasıyla hemen arkama geçmişti. Gelen Kerem'di ve endişeleniyordum. Dafne için. Ona yaklaşmaması lazımdı. Ayağa kalkarak Dafne'yi iyice geride bıraktım. Kerem bu sefer gülmüyordu. İşler daha ciddiydi. O intikam istiyordu. Takıntılarının intikamını! Dafne arkada kıyafetimi sıkı sıkı tutmuş başını sırtıma yapıştırmıştı. Dakikalar önce sakinleşmesine rağmen şimdi yine sallanarak ağlıyordu.
-"Ekin nerde?"
Tok sesiyle bu sefer gereği duymamıştı sanırım.
-"Bilmiyorum."
Öfkeyle bir kaç tehtitkar adım attı bana doğru.
-"Sen işin ciddiyetinin farkında değilsin galiba? Alın Dafne'yi!"

Arkadaki adamlara seslenmesiyle hızla geri çekilip duvara yasladım.
-"SAKIN! Uzak tut o itlerini!"
Kerem'in ikinci hareketiyle durmuşlardı.
-"Konuş o zaman!"
-"Gerçekten bilmiyorum! Kimse bilmiyor! Poyraz'la görüşmüşler en son. Kumsal'ı bulmuş. Poyraz nerede olduğunu öğrenmeye çalışmış ama söylemiyor. Kimse bilmiyor! Yanında kimse yok zaten!"

Birkaç saniye bekleyip söylediklerimi tarttı. Korumacı bir tavırla omuzlarımı açmıştım.
-"Sakın bana yalan söylemeye kalkma! Kızı mahfederim!"
Hasta herif! Sevdiği kıza bunu yapacak kadar hasta herif!
-"Bildiğim her şeyi bu. Bende onunla görüşmeya çalıştım! Kavga ettiğimiz için uzun zamandır görmüyorum."

Dediklerimi dinledikten sonra hızlı bir şekilde dışarı çıktı. Odanın tamamen boşaldığını görene kadar çekilmedim Dafne'nin önünden. Son adam da dışarı çıkar çıkmaz hemen arkama dönüp oturttum. "Hiç bir şey yapamayacak! Söz veriyorum. Seni hep koruyacağım tamam mı?"
Krize girmesi an meselesiysi.
Bende yanına oturup önce ses tonumu düzelttim. Benim paniğim onu daha çok paniğe sokuyordu. Gözyaşlarını silip tekrar konuştum. "Ağlamana gerek yok. Ben buradayım. Bak hiç bir şey olmadı. Seni korudum. Seni koruyacağım."

Tekrar aynı şekilde bana sarılırken sırtımı duvara yaslayıp ona zaman vermeye karar verdim. İlaçlarını kullanmak istemiyordum. Onlar bir boka yaramıyorlardı. Sadece uyutuyorlardı. Uzun zaman sonra istediğim şansı yaratmıştım. Buradan bana güvenerek ve sapasağlam çıkacaktı.

Bulut'an

Ekin yatarken ben çoktan uyanmıştım bile. Canım sıkılıyordu. Uyurken yeterince uğraşmıştım Ekin'le. Uzun süre yüzünü inceleyip elimi yeni çıkan sakallarında gezdirmiştim. Damarlı boynundaki iri adem elmasını öpmeme sinirlenmiş gibi ses çıkartmıştı hatta. Dışarı çıksam kızardı.

Gözüme masadaki telefonu çarptı. Önce gözlerim Ekin'de kaldı nedense. Sonra telefonu elime aldım. Bir sürü mesaj ve cevapsız arama vardı. Bazı mesajların tarihleri çok eskiyken bazıları yeni gelmişti. Tanımadığım bir sürü kişinin gönderdiği mesajlara bildirim silinmesin ve Ekin anlamasın diye tıklamadan baktım. Reklamlar, abuk subuk şirket mesajları ve anlmadığım bir sürü şey dışında sadece adıyla kaydedil iş bir kaç kişi vardı. İçlerinden Uğur ve Poyraz'ı tanıyordum sadece. Poyraz'ın adını görünce marakıma yenik düştüm. Beni çok aramış mıydı acaba?

~Zor Aşk~Where stories live. Discover now