76- Beni Sakın Bırakma

30.7K 811 61
                                    

  Herkese yeniden merhaba!

Vote atmayı, yorum bırakmayı ve beni takip etmeyi unutmayın! Duyuruları mesaj panomdan yapıyorum ve beni takip etmezseniz bildirim alamıyorsunuz maalesef.

İyi okumalar!

Saatler çok hızlı geçiyordu. Hava kararmıştı ve her yer ışıklanmıştı. Bütün hayvanların seslerini duyabiliyordum. Gözlerimi kapattım. Hafif bir esinti vardı.
-"Üşüyorum."
Diyerek Ekin'e sokuldum. Uzaklaşınca İstanbuldaki o beton evlerden ne kadar sıkıldığımı bir kere daha anlaşmıştım. 
-"Hadi eve dönelim artık." Diyen Ekin'le birlikte yavaş yavaş ormandan uzaklaşmaya başlamıştık.

Odaya varır varmaz kıyafetlerimden kurtuldum ve kendimi yatağa attım. Hemen ardından aklıma gelen şeyle bu gün aldığımız yiyecekleri kurcaladım. Canım cips istiyordu. Ekin neyse ki tatildeyken yememe karışmamıştı, İstanbuldakinin aksine.

Birkaç dakikanın ardından o da giyinmiş bir şekilde odaya gelmişti. Gözü bana takıldı.
-"Hayır bu yemeyle sen nasıl o kadar zayıflamıştın acaba.."
Diye kendi kendine söylenerek telefonunu kontrol etti ve hemen ardından yanıma döndü. Beni elimden tutup çekiştirdi. "Uyuyacak mıyız? Daha erken." Derken çoktan beni kaldırmıştı bile. Elimdeki cips paketini kenara koymuştum. "Ya daha cips yiyordum. Bırak bari ellerimi-" derken parmak uçlarımı tek tek temizledi ağzıyla.
-"Bitti mi?"
Ağzım açık kalmıştı. Bu gereksiz erotik sahneyi neden yaşamıştık ki şimdi?
-"Bitti..."
Dedim kısık bir sesle. O ciddi görünüyordu. Beni yatağa indirince dizimden itibaren yatmış bir pozisyondaydım. Ekin üzerime gelmek yerine ışığı kapattı. Şimdi sadece dışarıdan gelen ışık vardı.

Geri yanıma döndü. Tam dizlerimin dibinde duruyorken üzerini çıkarttı. Gerilmiştim. Kıpırdanıp kendimi toparlamaya çalıştım çünkü tam karşımda soyunuyordu. Doğrulmaya çalıştığım anda elini göğsüme koyarak beni geri itti. Ne yapıyordu ya? Vücudumu bir ateş basmıştı heyecandan. "N..ne ya-" daha sorumu bitiremeden üzerime eğildi. Dirseği başımın yanında bedenini kaldırıyordu. Dudaklarımızı önce yavaşça birbirine sürttü. Kalbim ağzımda arıyordu resmen. "E-ekin" dedim. Durmasını istiyordum ama gerçekten istediğimden değil.

  Bana cevap vermeden dudaklarımızı tamamen buluşturdu ve şehvetle öpmeye başladı. Gözlerim zaten anında kapanmışlardı, itiraz etme opsiyonum neredeyse yoktu şu an çünkü tamamen onun etkisi altındaydım.

  Eli boynumdan bağladığım elbisenin düğümündeydi. Her ne kadar istemesem de yapamıyordum, başım kendiliğinden kalkıp ona yardım ediyordu. Elbiseyi açtığında karnıma kadar indirdi göğüs kısmını. Dudaklarımızı ayırmıştı ve başka bir yere geçecekti ki onu durdurdum. "Sana söylemiştim." Dedim nefes nefese. "Dokunmadığın halde öpüp koklayamassın."

  Kısık gözlerini dışarıdan gelen ışık sayesinde seçebiliyordum.
"Kim demiş dokunmayacağımı?"
Diyerek elbisemi hızlıca çekti. Böylece sadece iç çamaşırımla kalmıştım. Sonunda benimle birlikte olacaktı.
"A-ma sen korkuyordun.."
Gözlerimin içine bakarak doğruldu ve kemerini açtı. Artık ondan eskisi kadar utanmadığımı farkettim.

Üzerine tekrar uzandı ve göğsümden başlayarak öpücüklerle karnıma kadar indi.

Bütün vücudumu öptükten sonra doğrulduk ikimizde. Ekin iç çamaşırını çıkarttı ve cüzdanından prezervatif aldı. Aklıma neden bu halde olduğumuz geldi. Çok garipti, çocuğumu kaybetmişim aslında ama... ama öyle değildi. sanki sadece basit bir kaza geçirmiş gibi unutmuştum neredeyse. Gelmesi ve gitmesi bir olmuştu, ona dair hiç bir şey de kalmamıştı.  Sanki hiç olmamış gibiydi, ona dair hayalim bile kalmamıştı, kurmama fırsat kalmadan gitmişti çünkü.
-"Neden onu kullanıyorsun ki?"
Diye sordum. Sesimden belli oluyordu muhtemelen aklıma gelenler.

~Zor Aşk~Where stories live. Discover now