51-Her şeyi anlat

47.1K 1K 40
                                    

Herkese yeniden merhaba 🤗

İyi okumalar

Vote atmayı ve yorum bırakmayı unutmayın

Uğur'dan

Dafne'yi uzun süredir görmüyordum. Son krize girişinden beri psikiyatri kliniğinde kalıyordu. Yanına sadece o herif gidiyordu. Doktor yanına gitmemi uygun bulmuyordu. Gece yine başında bekliyordum ama o bunun farkında bile değildi. Bir yandan abimi düşünürken bir yandan da Dafne ile uğraşıyordum. Uyuduğu için rahatça kapısını açtım. Doktor evine gitmişti. O pislik herife güvenmiyordum. Yaklaşıp yüzünü hafifçe okşadım. Korkmasını istemiyordum. Onu eve götürmememin tek sebebi buydu.

Yanında otururken dışarıdaki koridorun sensörlü ışığı yandı. Bu saatte klinikte birileri olmıyordu bildiğim kadarıyla. Geçecek olan kişiyi beklerken odanın kapısı açıldı ve içeriye hemşire görünümlü birisi geldi. Şüphelenmiştim. "Siz kimsiniz?"
Dedim direk ayağa kalkarak. Adamın yaşlı görünmüyordu. Hemşire olmadığına adım gibi emindim.
"Dafne hanım'ın ilacını vermeye geldim. Hem beyfendi sizin burada olmamanız gerekiyor."

Adam sakince ilaç hazırlarken etrafı inceledim. "Bu saatte daha önce hiç ilaç verilmedi."
-"Doktorun istediğini yapıyorum ben."
İğneyle seruma doğru ilerlerken adamı kolundan tuttuğum gibi fırlattım. Kimin köpeğiydi? Nasıl buraya kadar girmişti? Buranın hiç güvenliği yok muydu!?

Daha adam'ın üzerine çullanamadan Dafne'nin çığlığını duydum. Arkama dönmeye kalmadan herif kalkmıştı bile. Boş bulunmamla birlikte yumruk yedim. Herif Dafne'nin yanına giderken toparlanıp ensesinden tutarak odanın diğer kısmına fırlattım. Bu adamın tek gelmediğine emindim. Boğazını sıkıyordum. "Kim gönderdi lan seni?"

Tam o sırada arkadan duyulan bir sesle buz kestim. "Kerem Bey selam söyledi. Özellikle de şu fıstığa zarar gelmemesini istedi. Ne dersin?"
Silahının namlusunu Dafne'ye doğrultmuştu. Nefes nefese adamın üzerinden kalktım. Sıçmıştım! Tam anlamıyla! Dafne bu haldeyken olmaması lazımdı. Sakince kalktım. Zaten çığlık çığlığa ağlıyordu. Ellerimi havaya kaldırdım. "İndir silahını. Kız korkuyor! Zorluk çıkarmayacağım."

Adam gülerken bağırdım. "Kerem demedi mi kıza zarar gelmesin diye! İndir o silahı!" Sinirimden bu sefer bağırmıştım. Her kelimemde göz ucuyla Dafne'yi kontrol ediyordum. Korkudan tirtir titriyordu. Kriz geçirmesi an meselesiydi. Adam silahını indirmişti. "Kenara geç ve ses çıkartma. Eğer kızı istiyorsan."

Adam dediğimi yaparken ellerimi indirdim ve temkinli adımlarla Dafne'nin yanına doğru ilerlemeye başladım. Battaniyesine sıkı sıkı sarılmıştı. Gözleri korku dolu bana bakıyordu. Çaresizce yanına gittim. Orospu çocukları tamda zamanında gelmişlerdi. Onu Kerem'e nasıl götürürdüm bilmiyordum. Hala herif'in sıçıp batırdığını toparlayamamıştım. Yatağının yanına yavaşça oturdum. "Bak şimdi sakin olman lazım tamam mı? Söz veriyorum kimse sana dokunmayacak. Hadi güzelim gel, lütfen sorun çıkartma. Söz veriyorum sana kimsenin dokunmasına izin vermeyeceğim. Seni koruyacağım söz."

Korkuyla bir bana bir arkamdaki piçe bakıyordu. Benden daha çok ondan korktuğu aşikardı. "Sakin olursan bir şey olmayacak. Canının yanmasını istemiyorum. İzin ver bana hadi?" Ağlaya ağlaya korktuğunu fısıldadı. Yavaşça elimi ona doğru uzattım. Onu şimdi yine oraya götürecektim. Kendi ellerimle onu o adama götürecektim, lanet olsun! O adamı görünceki tepkisini tahmin bile edemiyordum. Kim bilir nasıl korkacaktı? Nasıl güvensiz hissedecekti!

Kolundaki serumu istemeye istemeye çözdüm. Çaresizlik çok kötü bir şeydi. Abim nereye gitmişti? Kerem'in derdinin benimle olmadığını biliyordum. Muhtemelen abimi isteyecekti. Nerde olduğunu kimse bilmiyordu ki!

~Zor Aşk~Where stories live. Discover now