151.Bölüm

603K 29.7K 72.6K
                                    

Sevgili Maça Kızı 8 Ailesi,

Mesaj kutum, kitap tavsiyesi isteklerinizle dolu. Benim şu an bayılarak takip ettiğim üç kitap var:

Biri virgo_v6 'nın Cemre Düştü'sü.

Bir diğeri, iremmipelin 'in Kırmızı Haziran'ı.

Diğeri de, Ezelbldrcn 'ın yazdığı Bi' Bağ Bozumu.

Üçü de benim bebeğim!

Hepinizi kocaman öpüyorum, var olun!

♠️

"Bora..." dedi Adem Kaptan, içtenlikle. "Baban sana çok özel bir emanet bıraktı." Bora'nın kaşları çatıldı. "Bu emaneti sana otuz beş yaşına geldiğinde vermem gerekiyordu ama... Her şey bu kadar karışınca, tedirgin oldum. Beyza'nın ortaya çıkması, seni içeri almaları... Bir süredir hastayım. Bana bir şey olursa bu emaneti sana ulaştıracak başka güvenilir insanlar ayarladım ama gözüm arkada kalmadan, getireyim istedim." Adem Kaptan, elindeki kutuyu Bora'ya uzattı. "Bu kutunun içinde ne var bilmem. Sana babanın bir emanet bıraktığını da benden başkası bilmez. Umarım işine yarar evlat."

Bora, Adem Kaptan'ın elinden kutuyu aldı. Kutuyu açtığında, içinden büyük, siyah bir naylon zarf çıkmıştı. Bora kutuyu Gökhan'ın eline tutuşturdu. Babamın bana bıraktığı chipten yapılma anahtarlığı cebinden çıkarttı ve anahtarlıktaki minik çakıyla, naylon zarfı delip açtı. Naylon zarfın içinden de büyük, beyaz, kapalı bir zarf çıkmıştı.

Zarfın üzerinde ise, Bora'yı da beni de şoka uğratacak bir şey yazıyordu:

Nazlı Butik Otel, 48.

"Muğla'nın plakası," dedim. Bora ile göz göze geldik. "Bodrum yani... Bodrum'daki Nazlı Butik Otel'i kastediyor olmalı. Yani bizim otelimizi."

Bora'nın bakışları Adem Kaptan'a çevrildi. "Otuz beş yaş niye?" diye sordu.

Adem Kaptan başını bilmiyorum der gibi iki yana salladı. "Eğer bir çocuğun olmazsa, otuz beş yaşına gelinceye kadar beklememi istedi," dedi.

Bora, Gökhan'ın elinden kutuyu aldı ve zarfı yeniden kutuya koydu. "Eyvallah," dedi. Bakışları Gökhan'ı buldu. "Eşlik et Adem Kaptan'a gideceği yere kadar ve sen de dönme."

Bora, elinde kutuyla beraber merdivenlere ilerlediği sırada, Adem Kaptan, "Evlat!" diye seslendi. Bora durdu ama yüzünü ona dönmedi. Adem Kaptan ise bunu önemsemeden birkaç adım attı ve Bora'nın karşısına geçti. "Bana ne desen hakkındır ama bil ki senin kötülüğüne değildi bu yaptığımız. Kara bir pranga. Ve her prangadan kurtulunur. Yeter ki inancını kaybetme." Kırışmış yüzünde, adeta bilgeliği çağrıştırdığını söyleyebileceğim bakışları, Bora'nın kara gözlerine değerken sanki ışıldıyordu. "Deniz, her zaman kaptanını bekler." Bora, Adem Kaptan'a cevap vermeden yürümeye devam ettiğinde, Adem Kaptan'ın yüzünde böyle olacağını tahmin ettiği belli bir ifade oluşmuştu.

"Teşekkürler," dedim. Adem Kaptan buruk da olsa gülümsedi. "Sizi tanıyabildiğime sevindim."

"Ben de kızım," dedi.

Maça Kızı 8Where stories live. Discover now