9. KORKU TOHUMU

522K 31.5K 70.9K
                                    

Keyifli okumalar!

Şarkılar: Gagging Order, Sleeping Pulse
Nasılım Biliyor Musun, Gripin

Şarkılar: Gagging Order, Sleeping PulseNasılım Biliyor Musun, Gripin

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Hayatımdaki güven duygusunun yerini sorguladım. Güvendiğim insanları düşündüm. Güvenip ilerlediğim yolları gözden geçirdim. Bütün bunları düşünmem bana sadece tek bir duyguyu hissettirdi: Hayal kırıklığı.

Bu zamana kadar güven duygusunun adım attığı her nokta bana sadece ve sadece hayal kırıklığını hissettirmişti. İnsanlar güvenlerimi parçalanmış bir kâğıt gibi önüme atmışlardı, güvenip ilerlediğim yolların sonu uçuruma değil de hep çıkmaz sokağa ulaşmıştı. Uçuruma çıksaydı, hayal kırıklığını hissetmek yerine o uçurumdan atlardım, biliyordum; kâğıtları parçalamasalardı yine o kâğıtları okur yine onlara inanırdım. En kötüsü de çıkmaz sokağın ortasında parçalanmış kâğıtlarla öylece kalmıştım; önümde ise aşılmaz bir duvar vardı.

Yankı Sarca'nın turkuaz gözlerinde bunları gördüm; ne yaşadıysam hepsini onun gözlerinde gördüm. Hayal kırıklığıydı, güvenin bıraktığı hayal kırıklığıydı. Çıkmaz sokağı bakışlarında görüyordum, parçalanmış kâğıtlar rüzgardan uçuşuyordu.

Bana güvenmiş miydi? Bana hiçbir zaman güveniyor gibi bakmamıştı, bana hiçbir zaman güveniyormuş gibi davranmamıştı. Başımı ağır ağır zamana bile meydan okuyacak kadar yavaş bir hızda iki yana salladım. Mahzenin içinde derin bir sessizlik oluşmuştu. Bütün Sokak Nöbetçileri'nin bakışları benim üzerimdeydi, hepsi Tankut'a bakmak yerine bana bakıyordu ama şu zamana kadar hepsinin gözlerindeki ifadeler, ifadesizliğe dönüşmüş; bana daima ifadesiz bakan Yankı'nın gözlerinde yoğun hisler vardı.

Mutlu'nun hıçkırıkları derin nefeslere dönüştüğünde Işık, küçük adımlar atıp Mutlu'yu Yankı'nın kollarından aldı. Yankı, karşı çıkmayarak onu Işık'a verdiğinde, benden korumak istiyormuş gibi Işık onu benden uzak bir köşeye götürdü. "Işık," dedi Yankı gözlerimin içine bakmaya devam ederken. "Mutlu'yu buradan çıkar."

"İyiyim." Mutlu, zorlukla nefes alıyormuş gibiydi. Eli kalbine doğru gitmişti, kirpiklerinde hala asılmış olan yaşları vardı fakat burada, benim karşımda durmak istediğini anlayabiliyordum.

"Işık." Yankı nefesini verdi, yutkundu. "Onu çıkar buradan ve Nadir'i de. Onları buradan hemen uzaklaştır, kötü şeyler olacak." Ürkütücü çıkan sesi, tenimi bile ürpertmişti. Birazdan her ne olacaksa, onların önünde olmasını istemiyordu. Zarar mı verecekti?

Dudaklarım mühürlenmişti. Elimde bir silah vardı, o silah elime ağırlık yapıyordu ama kendimi korumak istermiş gibi onu elimden de bırakamıyordum. Bana böyle hissettiren neydi?

Mutlu karşı çıkmak istedi ama ayakta duramayacak halde olduğu gerçeği de ortadaydı. Işık, "Kardeşim," dedi Mutlu'ya. "Nadir için. Bak, o çok kötü." Gözlerini büyük bir nefretle bana çevirdi, dişlerini sıktı. "Şimdi çıkalım, iyi olalım. Sonra geri geleceğiz zaten." Yankı'dan bakışlarımı ayıramasam da Mutlu'nun ifadesiz bakışlarının arkasında hangi duygunun olduğunu biliyordum o da büyük bir nefretti. Hissettiği ve hissettirilen bütün duyguların sorumlularından birisi olarak beni de görmeye başlamıştı.

SOKAK NÖBETÇİLERİWhere stories live. Discover now